Pablo Alboran...
Herhangi birisini bilmeyeniniz yoktur eminim.Mutlaka oyuncu,futbolcu,şarkıcı ama ırkı İspanyol olan birilerini tanıyoruzdur.Bundan 10 sene önce başladı benim merakım,o muhteşem dizilerle büyüdük biz,"Rosalinda","Vahşi Güzel","Marimar" falan,şarkılarının önce okunuşlarını yazar,sonra ezberlemeye çalışırdım saatlerce,ödev falan hak getire..Ezberlerdimde,mahalledeki kızlar "bize de öğret nasıl söylüyorsun"derlerdi ama benim umurumda olmazdı tabii..Aradan yıllar geçti ve ben o hayalim olan şehir Barcelonayı görme şerefine eriştim..Ve mükemmel bir şarkıcıya youtube'da İspanyolca şarkılar dinlerken rastladım..Pablo Alboran...Tanrım!Onasıl bir ses,o ne yetenek,o nasıl yakışıklılık...Çocuğun gitar ve piyano çalması beni benden alsa bile daha birçok alet çalması hayranlığımı arttırdı..O gülüşü,naif sesi,gözünün tam kenarındaki beni..Her izlediğimde resmen yoga yapıyormuşçasına rahatlıyorum..Uyuyacaksam ve rahat hissetmiyorsam,açıyorum şarkılarını sonra bir bakmışım ki,tatlı tatlı uyumuşum..Mutlaka dinlemenizi tavsiye ediyorum..Yakışıklılık kavramının Tanrı tarafından bence "kusursuz"yaratılışı..Hani deriz ya "Tanrı boş zamanında yatarmış"heh işte aynen ondan..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder