Bir yılımız dolmak üzereydi...
Ama görüşmeyeli bir yıldan da fazla olmuştu,nasıl da deli gibi bağrınmıştım sana.Bilmezdim böyle olacağını bende tabi,şarkıda dediği gibi"bilmezdim bu derdin seni yolumdan,beni solumdan edeceğini"..Ediyorda..Resimlerine bakıyordu kız,bir an ellerine odaklandı çocuğun,o parmaklarının boğumlarından öptüğü aklına geldi,iyice doldu gözleri.Yıllar önce ne kadar da çocuktu,nasıl saftı halbuki.İnsanların gözlerinin içine derin derin bakmayı bilmiyordu,umursamıyordu çünkü ilk aşkıydı çocuk.Kaybetmenin ne denli acı verebileceğini,o uyuşma hissini tatmamıştı ki.İlk onu öpmüştü,ilk O'na dokunmuştu elleri.Her geçtikleri sokakta,kokusu geliyordu rüzgarla adeta,kalabalıkta ağlayamıyordu,toparlanmaya çalışıyordu ama ne içindi tüm bunlar?Kızda bilmiyordu,çocuğun zaten haberi bile yoktu.Hayat meseleleriyle haşır neşir olurken onlar,kızı mı vurmuştu sadece o pişmanlık oku,yoksa gurur denilen o şeye çoktan yenik mi düşüvermişti çocuk.Unutsaydı bir "merhaba"yı çok görmezdi kıza,hala ona ait şeyleri hatırlamazdı mesela,ya da sorulardan kaçmazdı..Sanki çocuğuyla bir başına kalmış gibiydi kız,ya da en bi sevdiği şeyi kaybetmiş gibi,annesiz,babasız gibiydi..Nasılda kahkahaları çınlıyordu kız kızayken,halbu ki az sonra geçecek olan o çocuğu,sevdiği adama benzetip geçmişe gidecekti.Resmin her karesini dikkatle izliyordu,telefonunda olmasından da çekiniyordu belki,yanlış mıydı?Sevmek!Hala sevmenin nesi yanlıştı ki?Artık başkalarının gözlerine bile bakmaya korkar olmuştu,güvensizliğinin hiçbir çaresi yoktu,bir kelimeye bile alınır olmuş,ellerini tutmak isteyen olduğunda kabuğuna çekiliveriyordu..Ne ara Tanrı bu denli çok sevdirmişti çocuğu ona..Sorularının cevapları sadece dualarındaydı..Belki gelecekti,hayat bir oyun sahnesiydi ne de olsa,belki de uzaktan öylece izlemeye devam edecekti,alkışlamaya korkarak,gözyaşlarıyla eşlik edecekti çocuğa..Kim mi bilir?Zamandan başka kim bilir ki?...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder